Aldatmak - Ahmet Altan
Aydan büyük bir bankada müdür yardımcılığı görevine kadar yükselmiş bir iş kadını, Haluk ise işinde başarılı bir beyin cerrahıdır. Haluk ve Aydan çiftinin bir de kızları vardır ve mutlu bir hayat sürmektedirler. Fakat her ikisinin de yaşamı tekdüzedir. Aydan, evi, işi ve kızı arasında bir hayat sürerken, Haluk başhekim olabilmek hayalindedir ve hayatı bu konuya odaklanmıştır. Hayatları giderek daha monoton bir hale gelmektedir.
Aydan bu monoton hayatına biraz olsun değişiklik katmak amacıyla, oturdukları sitenin sorunları ile ilgilenmeye başlar. Sitede oturan anneler bir Pazar günü toplantısında, siteye yeni bir çocuk parkı yapılması yönünde bir karar alırlar. Çocuk parkının yapımı konusunda, sitede oturan genç mimardan yardım isteyeceklerdir. Mimarla konuşma işini Aydan üstlenir. Mimar Cem, genç, uzun boylu, esmer, yakışıklı ve kadınlar tarafından beğenilecek tarzda bir adamdır. Asıl mesleği mimarlıktır ancak, çok zengin olan babasının şirketinde yönetim kurulu üyeliği yapmaktadır.
Bir akşam Aydan, Cem ile konuşmak için evine gider. Genç mimarın küstah konuşmaları ve ukala tavırları başlangıçta Aydan‘ın tepkisini çeker. Kocası Haluk’la genç mimar hakkında konuşmaya çalışır ancak kocasının gözü başhekimlikten başka bir şey görmemektedir ve ilişkileri giderek bozulmaktadır. Aydan, çocuk parkı için Cem’le yaptığı her görüşmede ondan daha fazla hoşlanmaya başlamıştır. Cem’in sorumsuz tavırları, aşağılayıcı gülüşleri, kibarlığı ve esrarengiz kişiliği Aydan’ı etkilemektedir.Cem’den uzak durmaya çalışır ancak kocasının ilgisizliği Cem’e daha da yakınlaşmasına neden olur. Artık ikili çocuk bahçesinden ziyade ilişkileri hakkında konuşmaya başlamışlardır. Aydan artık Cem’i düşünmekten kendini alamaz. Sürekli onunla olmak ve yeni heyecanlar yaşamak istiyordu. Bir süre sonra Aydan artık kendine engel olamaz ve Cem ile birlikte olmaya başlar. Başlangıçta bu durum, üzerinde büyük bir suçluluk duygusu uyandırır. Kocasını aldattığı için vicdan azabı duyar. Fakat giderek kendisini daha mutlu hissetmeye ve yaşamdan zevk almaya başlar. Cem ile gizli gizli birlikte olmaya devam eder. Gerçi Cem zaman zaman Aydan’a karşı ilgisiz davranmakta ve bu durum Aydan’ı rahatsız etmektedir ancak yine de onunla birlikte olmaktan hoşlanmaktadır.
Cem ile yaptığı kaçamaklar Aydan’ın yaşamına yeni heyecanlar katar. Bunun son noktası ise, Haluk evde iken Cem’i gizlice eve alıp ütü odasında sevişmeleri olur. Fakat bu olaydan sonra ilişkileri soğumaya başlar. Cem’in ilgisiz tavırları Aydan’ı çileden çıkarmaktadır. Bir süre sonra da ilişkileri kendiliğinden sona erer. Fakat Aydan Cem’i bir türlü aklından çıkaramamaktadır. Özellikle kocası evdeyken Cem ile sevişmelerinden duyduğu heyecanı unutamaz ve yeni heyecanlar aramaya başlar. Bir gün misafir olarak gittiği bir evden bir kül tablası çalar. Bu olayda yaşadığı yakalanma korkusu ona çok heyecan verir ve bu küçük hırsızlık olaylarına devam eder. Fakat bir gün ziyaret için gittiği yaşlı çiftin evinden cüzdan çalınca işler karışır. Yaşlı çiftin şikayetçi olmasıyla Aydan karakola çağrılır. Ancak olaylar ispat edilemeyince serbest kalır.
Aydan eve döndüğünde tüm gerçekleri, Cem ile olan ilişkisini, neden hırsızlık yaptığını Haluk’a anlatır. Duydukları karşısında şaşkına dönen Haluk ağlar ve bütün gece uyuyamaz. Fakat Aydan’dan ayrılmamaya karar verir. Cem bir süredir sitedeki evine uğramamaktadır. Aydan ise bir süre evden dışarı çıkmaz. Haluk Aydan’a siteden ayrılarak başka bir yere taşınmayı ve yeni bir hayata başlamayı teklif eder. Aydan çaresiz bu teklifi kabul eder. İşinden ayrılan Haluk İzmir’de çalışmak üzere bir hastane ile anlaşır. Haluk, Aydan ve kızları eşyalar ile birlikte siteden ayrılırken, Aydan son kez Cem’i görmek umuduyla eve bakar.
0 yorum:
Yorum Gönder